Paylaş
Anlaşılmayan Bir Şey Var mı? 06.02.2023
Atatürk’ü kaybedersek, en sonunda tapulardaki mülklerimizi, bankalardaki, cebimizdeki paralarımızı da kaybedeceğiz.
Nasıl mı? Anlatalım…
Eyy Arapçılar…
Aşağıdaki 25 ülkenin halkı Arapça konuşur ve resmi dilleri Arapçadır.
1- Bahreyn
2- Birleşik Arap Emirlikleri
3- Cezayir
4- Cibuti
5- Çad
6- Etiyopya
7- Fas
8- Filistin
9- Irak
10- Katar
11- Komorlar
12- Kuveyt
13- Libya
14- Lübnan
15- Mısır
16- Moritanya
17- Batı Sahra
18- Suudi Arabistan
19- Somali
20- Sudan
21- Suriye
22- Tunus
23- Umman
24- Ürdün
25- Yemen
-Bu 25 devletin hiç birinde Demokrasi ve İnsan hakları yok, bu devletlerin hepsi kadınlar için açık ya da yarı açık cezaevi konumunda.
-Hiç birinde yönetim Laik değil.
-Dünya piyasalarına sürdükleri bir tek marka yok.
-Hemen hepsi şeriat ile yönetilir.
-Laiklik olmayınca çağdaş eğitim de yok.
-Sporda sanatta bilimde yoklar.
-Hiç birinde serbest muhalefet yok.
-Hiç birinde özgür basın yok.
-Medeni dünyanın bunlardan öğreneceği hiç bir şey yok.
-57 İslam ülkesinde üniversite sayısı 500’ü geçmezken (ki çoğunun dünya gerçeklerinden haberi yok) ABD’de 5700’ün üzerinde araştırma yapan üniversite var.
-Hemen hemen hepsinde kan gözyaşı iç çatışma ya da savaş var.
-Halkı Müslüman ve Arapça konuşan Yemen halkı, Müslüman ve Arapça konuşan S.Arabistan, Mısır, Ürdün tarafından yıllardır acımazsızca bombalanmakta, milyonlarca Yemenli açlığın koleranın pençesinde inim inim inlemektedir.
-Hepsi de Türk’ten nefret eder.
Türk halkı emperyalist bir proje gereği, Araplaştırılmak istenmektedir.
Peki, “Arap kültür emperyalizmi” neden Türk ’lere, Türkiye’ye dayatılmaktadır?
Araplar, tarih boyunca kendi kendilerine her hangi bir yöreye, topluma hâkimiyet kurabilmişler mi?
Eğer Araplar doğaları gereği emparyel değillerse, kim veya kimler Arapları, emparyellik hayallerini dürtükleyerek, ön saflara sürmektedir?
Arapların ellerindeki petrol kaynaklarının kendilerine ait olmadığını, kendi topraklarındaki o petrol kaynaklarına bekçilik ettirildiklerini sağır sultan dahi bilirken,
Arapların ellerinde ne var ki, neyi silah olarak kullanabiliyorlar ki, emparyellik rüyaları görebiliyorlar?
Din dışında, ellerinde ne var?
Peki, Araplar ellerindeki din olgusunu emparyellik amaçları için silah olarak kullanabilecek kadar zekiler mi?
Araplar için din’i silah haline getiren ve Araplar’ın eline verenler kimler?
Peki, din’i silah haline getirip Araplar’ın eline verenler, bu silahın ve bu silahtan kaynaklanan emparyelliğin maddi getirilerini, Araplar’a bırakmakta mıdır?
Araplar’ın sadece manevi getirileri ile yetinmesini mi sağlamaktadırlar?
Üleşmeleri ne şekilde, nasıl olmaktadır?
Yoksa, bu maddi getirileri, serbest piyasa, global piyasa metotları ile kendi ülkelerine mi, taşımaktadırlar?
Kendi ülkelerini mi, zengin etmektedirler?
Eğer, manevi, sosyal, kültürel özelliklerimize, varlıklarımıza Türklüğümüze sahip çıkmazsak,
Demokrasimize, Cumhuriyetimize, Laikliğimize, Anayasamıza, Devletimize, Topraklarımıza, Bankalarımıza, Kurum Kuruluşlarımıza sahip çıkmazsak,
Ve tüm bunların hepsine sahip çıkabilmek için, Türkçe’mize, Türkçü’lüğümüze ve en önemlisi Atatürk’ümüze sahip çıkamazsak Arap görünümlü, din silahlı Dünya Emparyel Güçleri bizi uysal köleler haline getirecek.
Sözün özü, sürekli Atatürk ve Atatürk’çülük dememizin sebebi,
Özgür, Onurlu, Zengin, Müreffeh, Bilgili yaşayabilmemizin, yaşamaya devam edebilmemizin anahtarının Atatürk olmasıdır, Atatürk’çülük olmasıdır.
Atatürk’ü kaybedersek, en sonunda tapulardaki mülklerimizi, bankalardaki, cebimizdeki paralarımızı da kaybedeceğiz.
Çünkü kimliğimizi kaybetmiş olacağız.
Felaket başa gelmeden, Türkiye’mize, Türkçemize, Laik Cumhuriyetimize sahip çıkalım!
Sağlıcakla Kal Yüce Türk Milleti’m.
Ramazan Sevinç 06.02.2023